wb_sunny

10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı 28.Sayfa Cevapları Nova Yayınları

10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı 28.Sayfa Cevapları Nova Yayınları

2014-2015 ders ve çalışma kitaplarının cevaplarını sitemizde bulabileceksiniz. Bu yıl da ödevlerinizde size yardımcı olacağız. 

 Sitemizde yayınlanan çalışma kitaplarının cevapları kesin doğruluk teşkil etmemektedir. Paylaşılan sayfalar, kendi cevaplarınız ile karşılaştırmanız için yayınlanmaktadır. Bu sebeple bu yayınlar ile ancak kendi cevaplarınızın doğruluğunu kontrol edebilirsiniz

10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı 28.Sayfa Cevapları Nova Yayınları
1. ………
2. Yaptığınız araştırmadan da yararlanarak Türklerin İslamiyet öncesindeki dinî, siyasi,
ekonomik ve askerî hayatı hakkında öğrendiklerinizi sözlü olarak ifade ediniz.

3. Edebî eserler, yazıldıkları dönemin özelliklerini ne derece yansıtır? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
Sanatçı toplumun bir parçasıdır. Sanat eseri de sanatçının bir parçasıdır. Dolaylı olarak  bir edebi eser dönemin zihniyetini, kültürel yapısını, inanışlarını yansıtabilir. Sanat eserinin öznellik boyutu dışında kalan kısımda edebi eser dönemin ve toplumun özelliklerini yansıtır..
4. Atasözlerinin oluşum süreci ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Milletlerin atasözlerini yaygın
olarak kullanması neyin göstergisidir?
 Atasözleri sözlü ürünlerdir. Sözlü olarak ortaya çıkmış dilden dile kulaktan kulağa aktarılarak yaygınlaşmış ve daha sonraları yazılı metne aktarılmışlardır. Milletlerin atasözlerini yaygın olarak kullanması milletlerin kültürlerine olan bağlılığının göstergesidir.
5. Türklerde sözlü edebiyatın ne zaman başlamış olabileceğini belirtiniz.

SÖZLÜ EDEBİYAT NE ZAMAN BAŞLADI?
Türk toplumunda  sözlü edebiyat ilk insanla birlikte başlamıştır. Çünkü Türk anaları çocuklarını büyütürken uyaklı, ölçülü ninniler söylemiştir, babalar çocuklarına destanlar anlatmıştır. Bu yüzden ilk Türk ailesi ile birlikte sözlü edebiyat başlamıştır. Biz bugün sözlü edebiyatı ilk yazılı metinlerimin yazıldığı 8.yüzyıla kadar getiriyoruz.
Bu dönemde Türklerin yaşam biçimlerini belirleyen en önemli unsurlar: avcılık, ata bilicilik, savaş ve yerleşik hayat olmadığı için göçtür.
İnsanlar ilk çağlarda toplum ve doğa olaylarını anlamakta güçlük çektiler. Her olay onlara önce Tanrı’yı düşündürdü: Gök gürlemesi Tanrı’nın hiddetiydi. Yıldırımlar, kasırgalar, susuzluklar Tanrı’nın insanlara verdiği cezalardı. İnsanlar her doğa ola­yını korkuyla karışık bir hayranlıkla izledi.
Zengin bir hayal dünyası olan ilk insanlar, önemli gördükleri her olayı, olağanüstü olay ve hayallerle süsleyerek birbirlerine anlattılar.
Yeni olaylarla zenginleşen destanlar, halk arasında yayılarak ortak bir eser haline geldi. Destanları anlatan her yeni ağız destanlara yalnız bir olay değil, dil ve söyleyiş güzelliği de kattı. Destanlar, başlangıçta manzum oldukları, ezgiyle söylendikleri için halk dilinde uzun süre yaşayabildi.
Destanlar, birçok doğa olayının çözüme ulaştığı dönemlerde bile yer yer önemini koruyarak köklü bir destan geleneğinin oluşmasını sağlamıştır. Zamanla, destan gelenekleri zenginleşen ulusların, destan şairleri yetişmiştir.
Her ulusun ilk edebî ürünleri, sahip oldukları destanlarıdır. Bu nedenle destanlar uluslar için önemli türlerdir.


--
10/11/2014 03:17:00 ÖS tarihinde Blogger tarafından LİSE ÖDEVLERİ adresine gönderildi

Tags

E-Posta Abonelik

Yayınlarımızdan haberdar olmak için abone olunuz.

Yorum Gönder

1.YORUMLARA ADINIZI VE ŞEHRİNİZİ YAZINIZ. BU BİLGİLER YAZILMAZSA CEVAP VERİLMEYECEKTİR
2.SORULAR ONAYLANDIKTAN SONRA YAYINLANACAKTIR.
3.GMAİL HESABI OLANLAR YORUMU YAZDIKTAN SONRA ALTTAKİ BENİ BİLGİLENDİRİ TIKLARSANIZ SORULARA VERDİĞİMİZ CEVAPLAR MAİL ADRESİNİZE GELECEKTİR
4.KÜFÜR VE ŞİDDET İÇEREN YORUMLAR YAYINLANMAYACAKTIR